Almanya “Ostpolitik” olarak bilinen geleneksel Doğu politikasına veda ediyor.
Ostpolitik 1969 yılında Willy Brandt tarafından başlatıldı. Federal Almanya’nın sosyal demokrat başbakanı Sovyetler Birliği ve Doğu Almanya ile konuşmaya başladı. Brandt Avrupa’yı nüfuz alanlarına bölen 1945 Yalta konferansının mirasına meydan okuyordu.
Doğu politikasının düsturu “uzlaşma yoluyla değişim” (“Wandeldurch Annäherung”) idi. Değişim diplomatik ve ekonomik ilişkiler yoluyla gelecekti. Nitekim kıdemli bir Sovyet diplomatının ifadesiyle “Doğu politikası olmasaydı Gorbaçev olmazdı.”
Doğu politikasının temelinde devletlerin egemenliği ve sınırların değişmezliği ilkeleri vardı.
Helsinki Nihai Belgesi’nin (1975) özü buydu.
Bu dış politika geleneğini Hıristiyan Demokrat başbakan Angela Merkel de sürdürdü.
Ne var ki Rusya’nın Ukrayna’nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesi, ayrıca liberal değerlere açıkça cephe alması Doğu politikasının dayandığı zemini yok etti.
Diplomatik yolların tükendiğine karar veren Merkel Doğu politikasını terk etti.
Almanya başbakanı Kasım 2014’de Sidney’de yaptığı konuşmada bunun ipuçlarını verdi. Putin rejimi sadece bölgesel istikrarı değil bizzat Avrupa’nın esenliğini tehdit ediyordu.
Merkel konuşmasına “taviz vermeye niyeti olmayan” ve “askeri üstünlüklerine küstahça güvenen” Avrupalı güçlerin 1914 yılında nasıl savaşa sürüklendiklerini örnek vererek başladı. Putin’in Ukrayna politikasına gönderme yapar gibiydi.
Sonra 1945 ertesinde inşa edilen ve temelinde “ortak değerler” olan Avrupa projesinden söz etti. Merkel “hukukun gücü yerine gücün hukukuna inananlar” olduğu uyarısı yaptı. Milyonlarca insanın ölümüne ve yıkıma yol açan iki kanlı dünya savaşının ardından Rusya Ukrayna’yı nüfuz alanının bir parçası gibi görüyordu. Merkel kızgındı. AB yaptırımlar yoluyla diplomatik bir çözüm bulacaktı ama sabrının da sınırı vardı.
Başbakan Merkel’in kararı birçok alanı etkileyecek.
Almanya’da ki Putin dostlarına “Russland Versther” deniyor. Yani Rusya’yı anlayanlar. Rusya lobisi Almanya’da çok etkili. Ost-Auschuss adlı komite Rusya, Doğu Avrupa, Balkanlar ve Orta Asya’da iş yapan Alman şirketleri adına kulis yapıyor. Ayrıca Kremlin’le yakın ilişkiler içinde olan sosyal demokrat siyasetçiler var.
Kısacası, Ukrayna krizinde çözümün gecikmesi Merkel’in lehine değil.
Merkel’in İtalyan sanayi lobisini ikna etmesi de kolay olmayacak. Visegrad dörtlüsü olarak tanınan Orta Avrupa ülkelerinin ortak bir Rusya politikası yok. Macaristan başbakanı Viktor Orbána açıkça Putin’i destekliyor. Bazı Çek yetkililer de öyle. Fransa’ya gelince; Hollande’ın Mistral sorununu nasıl yöneteceği önemli.
Almanya’nın Rusya’yı hoşnut etmeye çalışmaktan vazgeçmesi Polonya, Baltık ülkeleri ve Gürcistan’ı sevindirecek.
Bu karar Obama yönetimini de rahatlatacak. Çünkü Washington’un Moskova karşısında kararlı bir Berlin’in desteğine ihtiyacı var.
AB yeni bir Rusya politikası oluşturacak. Rusya kırılgan ekonomisi ve militarist milliyetçiliğiyle tehlikeli bir komşu. Putin, Doğu Avrupa’da yeni bir Yalta peşinde.
Merkel konuşmasında Putin’in başarılı olamayacağını vurguladı. Ama yürünecek yol uzun ve zorluklarla dolu. Almanya başbakanı bunu da söyledi.
Dünya'nın kritik zamanında ciddi bir gelişmeyi anlatan ciddi bir analiz.
Avrupalılar, en başta Almanlar, tarih boyu büyük bedeller ödedikleri için, politikalarını daha güvenli raylara oturtmak istiyorlar. DOĞU POLİTİKASI bu gerçeğin ürünüdür.
Merkel'in sabrı ve çabası da bundan kaynaklanmıştır. Ama, sahanın bir kenarında, politik derinliği ileriye dönük olan büyük aktör USA ile, öbür kenarında, politik derinliği geriye dönük olan büyük aktör Rusya var. Merkel, dolayısıyla Avrupa kararını verdi ise, dananın kuyruğu kopacak gibi gözüküyor. Kabak Kafkasya'nın başına patlayabilir.
aytek abi rusya kolay teslim olmayacak diyorum ben.
analizleriniz ufuk açıcı. afyon'dan selamlarımla.
Aytek abi haklısınız Almanya AB liderliği misyonuyla bir devri törenle kapatıyor diyelim.
Fakat ABnin durumu ne siyaseten nede ekonomik olarak iç açıcı değil.Rusya hala bölgesinde ki eski türki cumhuriyetler başta olmak üzere küçümsenmeyecek kadar etkili bir aktör.
Bu konuda ki yorumlarınızıda okumak isterim doğrusu.