Paul Goble, 4 Ocak 2017
Vladimir Putin Rusya çapında birlik sağlanması maksadıyla kaleme alınan Ulus Yasasını yürürlüğe koymaya hazırlanıyor. Ne var ki yasa umulanın tam tersi bir etki yaratıyor.
Anton Chablin’e göre Balkar azınlık Kabardey-Balkar Cumhuriyetinden ayrılma talebinde bulundular. Yasanın bu yıl “benzer ayrılık girişimlerine” yol açması ön görülüyor.
Tam olarak dile getirilmese bile Balkarlar yurttaşlık tanımına dayalı yasanın etnik azınlıkların haklarını kısıtlamasından korkuyor.
Balkarlar Brejnev Anayasası üzerine yapılan tartışmayı hatırlıyor. Tartışma tek Sovyet halkı yaratılması üzerineydi. Başta Kazakistan olmak birçok cumhuriyet etnik tanım kullanılmamasını savunmuştu. Kazak yerine Kazakistanlı kelimesinin kullanılması önerilmişti.
Chablin Balkarların ayrılık talebinin domino etkisi yapabileceğini kabul ediyor. Balkarlar ayrıldıkları takdirde Karaçaylarla birlikte Karaçay-Çerkes Cumhuriyeti içinde süper-çoğunluk oluşturabilirler.
Böyle bir gelişme Moskova’nın felaket senaryosunu tetikleyebilir. Moskova’nın altı ulusal isme ve birkaç cumhuriyete böldüğü Çerkesler Büyük Çerkesya’yı ihya etmeye çalışabilirler. Ortadoğu’da yaşayan milyonlarca Çerkes de bunun cazibesine kapılabilir.
Halk bu adımların atılmasını istese bile hassas etnik dengelerin barındırdığı tehlikeleri göz ardı etmemek gerekiyor. Moskova’nın atacağı yanlış adımlar karmaşayı daha da içinden çıkılmaz hale getirebilir.
Bu uyarı Chablin’in makalesini kayda değer kılıyor. Zira birçok kişi meseleyi görmezden geliyor veya hassasiyetinin farkında değiller.
Yazıda Kabardey-Balkar’da yeni yıl öncesinde yapılan bir kongreye dikkat çekiliyor. Balkarlar talepleri yerine getirilmediği takdirde cumhuriyetten ayrılma tehdidinde bulunmuşlar (svpressa.ru/politic/article/163713/).
Tasarı aşamasında bile şiddetli tartışmalar yaşanıyor. Ayrılıkçı çıkışlara yıl içinde daha sık tanık olunacağı söyleniyor.
Doğal olarak herkes “Yetkililer nasıl bir politika izleyecek?” diye soruyor.
Chablin’e göre Moskova bunun işaretini verdi bile. Milliyet Meseleleri Federal Ajansında görevli etnograf Abdülhamit Bulatov dışındaki tüm üst düzey yetkililer asker veya özel kuvvetler kökenli.
Yazar buradan Moskova’nın sert önlemlere başvuracağı sonucuna varıyor.
Balkarlar 1944 sürgünü öncesinde var olan dört Balkar bölgesinin ihya edilmesini ve ayrılmaktan vazgeçmelerinin karşılığı olarak rehabilitasyon programı uygulanmasını talep ediyorlar. Bu talepler Moskova için bir sınav olacak.
Balkar Yaşlılar Konseyinin kısa süre önce yeniden seçilen başkanı İsmail Sabaçiyev kongrede “dağlardaki Balkar köylerinin sosyo-ekonomik koşullarının iyileştirmemesi halinde ayrılık konusunu gündeme getirecekleri” uyarısında bulundu.
Bu tür tehditler şimdiye kadar Balkar aktivistleri tarafından münferit olarak dile getirilirdi. Şimdi Yaşlılar Konseyi tarafından sahipleniliyor.
Konsey bir temsil organı değil. Toprak sorunuyla ilgileniyor. Kabardeylerin tepkilerine rağmen cumhuriyet yönetimiyle bazı konularda anlaşmaya varmış durumda.
Chablin muhtemel gelişmelere ilişkin üç uzmandan görüş aldı.
Rusya Ekonomi ve Devlet Hizmeti Akademisinden Konstantin Kazenin’e göre cumhuriyeti bölme düşüncesi gerçekçi değil. Konuyu dile getirenler Balkar Yaşlılar Konseyi adına güç devşirmek istiyorlar.
Moskova Siyasi Teknolojiler Merkezi başkan yardımcısı Rostislav Turovski’ye göre Balkarlar ve Kabardeyler Moskova’da da kulis yapabilmeliler. Zira burada yeterli siyasi güce sahip değiller.
Rusya Siyasi Analizciler Derneği Kabardey-Balkar şubesi başkanı Timur Tenov’a göre orta yolda buluşmak lazım. Dört Balkar bölgesinin ihya edilmesi ve Balkarlar için maddi kaynak bulmak mümkün.
Uzmanlar Balkarların taleplerini ciddiye almasalar bile Moskova’nın özensiz tasarısının gerek Kabardey-Balkar’da gerek Kuzey Kafkasya genelinde güçlü dinamikleri harekete geçirdiği konusunda hemfikirler.
Çeviri: Dr. Ömer Aytek Kurmel
Cherkessia.net, 7 Ocak 2017
***
Debate on Planned Russian Nation Law Provoking Ethnic Separatism in North Caucasus
Paul Goble, January 4, 2017
Staunton – Vladimir Putin’s plans for the adoption of a law on the Russian nation is already producing exactly the opposite of the all-Russian unity he seeks: in the North Caucasus, Anton Chablin says, it has already led the Balkars to demand that they be allowed to exit Kabardino-Balkaria and may provoke “similar outbreaks of ethnic separatism” this year.
Although the Svobodnaya pressa commentator does not say so, the clear fear of the Turkic-speaking Balkar minority in KBR is that if Moscow adopts a civic Russian law and hands over its implementation to the force structures, the republics will copy those moves and impose a civic republic identity thereby undercutting the rights of ethnic minorities.
Undoubtedly, some in that republic and elsewhere remember efforts in the 1970s during the time of the discussion of the Brezhnev constitution with its stress on the formation of a Soviet people that several republics, Kazakhstan most prominently, proposed identifying their residents not in ethnic terms like Kazakh but as a civic unit, Kazakhstantsy.
But what Chablin does suggest is that the appearance of the Balkar demands could have a domino effect on the North Caucasus, given that while the Balkars are a minority in Kabardino-Balkaria, they could form, together with the Turkic-speaking Karachays a supermajority in an expanded Karachay-Cherkessia (KChR).
And that in turn could trigger what Moscow is most fearful of in the western portions of the North Caucasus: serious moves by the Circassians, now subdivided by Moscow into six nations and split into several republics, to try to restore a single Greater Circassia and attract back some of the millions of Circassians now living in Middle Eastern exile.
Of course, this scenario speaks to what the peoples of the region are likely to want given what they see as Moscow’s policies and does not take into account how the Russian powers that be will react, but it does highlight the dangers inherent in ethnic relations in that country and the way in which they can be exacerbated by incautious actions or even discussions in the center.
And that makes Chablin’s article worthy of note, given that this is a subject that many in Moscow at least prefer to ignore and that many elsewhere do not understand how dangerous even the most apparently innocuous actions or even proposals can be.
On the “Svobodnaya pressa” portal today, the journalist notes that “not long before the New Year a congress of the Balkar people took place in Kabardino-Balkara and issued an ultimatum to the regional authorities by threatening the exit of Balkaria out of the republic” if their demands were not met (svpressa.ru/politic/article/163713/).
“Such outbursts of ethnic separatism, the North Caucasus specialist says, will arise ever more frequently in the coming year as the federal law ‘On the Russian Nation’ is being drafted.” Discussions of the draft law’s implications have already sparked “stormy discussions.” And that puts front and center the question: how will the authorities react to such challenges?
Moscow has given a signal already, Chablin suggests. With the exception of ethnographer Abdulgamid Bulatov, who is in charge of promoting national unity at the Federal Agency for Nationality Affairs, almost all the top officials of that institution are either former military or special forces personnel.
Thus it appears, he suggests, that in Moscow there is the view that “for the solution of ethnic issues in Russia, a harsh hand is needed.” Balkar demands for the restoration of four Balkar districts in KBR that existed before the 1944 deportation and for a new program for reviving the Balkar nation as the price of their remaining in the republic may put that to the test.
Ismail Sabachiyev, the newly-re-elected head of the Balkar Council of Elders declared at the congress that “if the powers that be of KBR don’t improve the socio-economic situation in the Balkar villages in the mountains, then the elders will raise the question of the exit of Balkaria from the republic.”
Individual Balkar activists have often made such threats, but now they have been raised to a new level by the actions of the Council of Elders, an authoritative if not entirely representative body of the Balkar population that has generally focused on issues of control of land and reached accords on that with the current republic head to the dismay of the Kabards.
Chablin spoke with three experts on their visions about the directions events may go next. Konstantin Kazenin of the Russian Academy of Economics and State Service says that the idea of “dividing the republic is absolutely unrealistic,” and that talk about it is only intended to win support for the Balkar Council of Elders.
Rostislav Turovsky, the vice president of the Moscow Center for Political Technologies, suggests that what all this shows is that both the Balkars and the Kabards need to do a better job lobbying for their rights not only within their own republic but in Moscow as well given their lack of such lobbies at the center now.
And Timur Tenov, the head of the KBR regional section of the Russian Society of Political Analysts, says that a compromise ought to be found. There is no reason why the four Balkar regions can’t be restored, he argues; and there is also no reason why more money can’t be found to solve Balkar problems.
While all three are dismissive of the Balkar demand at one level, their words suggest that there really are powerful forces at work in that republic and across the North Caucasus that Moscow by its incautious decision
Balkarlar Kabardey-Balkar Cumhuriyeti'nin kurucu unuru olan iki halktan biri, ama azınlıktalar, 860 bin nüfus içinde 110 bin (% 13). Kabardeyler ise çoğunluk, 500 bin nüfus (% 57). Büyük bir Rus nüfusu da var: 193 bin (% 22,5). Üç ulusun dili de resmi dil ama uygulamada geçerli genel dil Rusça.
Balkarlar güneydeki yoksul dağ vadilerinde yaşıyor, koyun ve sığır besiciliği biçiminde gelenekel bir yaşam sürdürüyorlardı. 1944 Stalin sürgünü sonrası 1957'de Kırgızistan'dan geri getirildiler. Bunların bir bölümü eski köylerine, bir bölümü de yeni konutlar inşa edilerek Kabardey çoğunluğun yaşadığı düzlüklere, Nalçik kenti ile banliyölerine yerleştirildiler. Hasaniya semti bunlardan biri.
Böylece Balkarların hayvan otlatıcılığına dayanan eski geleneksel yaşam biçimleri değişime uğramış oldu. Çoban ulustan kentli ulusa dönüşüm gerçekleşti. Dağlardakiler de turizme (rehberlik) yönelmişlerdi. Çobanlık, geliri az olduğu için terk edilmeye başlandı.
Ekonomi ve kentleşme sonucu Balkarların çoğu geri ve yoksul bir yaşamı temsil eden dağları terk ettiler. Bunlar şimdilerde Kabardey çoğunluğun yaşadığı yerlerde öbek öbekdeğişik yerlere yerleştiler ve bir azınlık durumundalar.
Dağlarda çok az bir Balkar nüfus kaldı, 30-40 binden çok değil. Eski Sovyet turizmi de çöktüğü için Balkarları dağda tutma olanağı iyice zayıfladı. Yeni gençlik eğitim ve modern yaşam amaçlı kentlere akıyor. Bunların bir bölümü de Adıgece/ Kabardeyce öğrenmiş durumda, Adıgelerle evleniyor. Rus nüfus da Prohladnı ve Mayski ilçeleri dışında ekonomik nedenlerle bölgeyi yavaş yavaş terk ediyor.
Şu durumda ayrı bir Balkar Cumhuriyeti önerisinin maddi bir temeli olabilir mi?
Tarih Adıgey Adıgelerinin kaderini nasıl Rus nüfus çoğunluğuna bağladıysa Balkarlarınki de Kabardey çoğunluğa bağlanmış. Adıgey Adıgelerin gelişme yolu belki açılabilir, koşullar farklı, ama Balkarlarınki çok daha zor. Balkarlar cumhuriyeti çok az bir Balkar nüfusun kaldığı dağlarda değil de, çoğunluğun bulunduğun Nalçik kenti ve banliyölerinde kurabilirler mi? İş o noktaya geldiğinde o yerlerde daha büyük bir çoğunluk olan Kabardeyler buna izin verirler mi?..
Bu bakımdan gerçekçi olmayan önerilerle gündemi meşgul etmemek gerekir. Tarih Balkarlara Kabardey toprağında barınma ve gelişme olanağı sağladı. Daha fazlasını istemek gerçekçi olabilir mi, tepki ve çekişmelere yol açmaz m?