Zaina El-Said'in çalışmalarına bayılıyorum. Aşağıdaki eseri de bu günün anlam ve önemine çok uygun bence.
Bu görsel oldukça etkileyici ve yaratıcı bir şekilde tasarlanmış. Görselde iki figür, geleneksel kıyafetler içinde duruyor, ancak yüzleri yerine çiçekler bulunuyor.
Zaina, kültürel referansları ve modern sanatı bir araya getirerek yine ilginç bir kompozisyon oluşturmuş.
Bu görselde iki kadının yüzü yok, ama onların kim olduklarını tahmin edebiliyoruz. Neden mi? Çünkü üzerlerindeki geleneksel Çerkes kıyafetleri, bu kadınların kimliğini apaçık ortaya seriyor. Çiçek yüzleri kimliksiz gibi görünse de, kıyafetler onların kültürel köklerini ortaya koyuyor. Belki adlarını, hikayelerini bilmiyoruz ama onların Çerkes olduklarını biliyoruz. Geleneksel giysi, bir halkın imzası gibi; sessiz ama bir o kadar da güçlü.
Düşünsenize, bu kıyafetler olmasa, bu kadınların birer Çerkes olduğunu anlayabilir miydik? Kıyafetler, kişiyi kültürüne bağlayan görünmez ipler gibidir. Tarihi ve kültürel bir mirası üzerimizde taşırız; adeta birer canlı hatıra gibi, o kumaşın her bir santiminde bir öykü saklıdır. Bu yüzden geleneksel kıyafetler, sadece birer giysi değil; geçmişin, köklerin ve kimliğin modern dünyadaki izleridir.
Çerkes Ulusal Kıyafet Günü, sadece geçmişi anımsamak değil, bu mirası geleceğe taşımak için de bir fırsat. Çerkes kıyafetleri, her bir dikişinde, her bir nakışında bir hikaye saklıyor. Bu hikayeler, her giydiğimizde yeniden canlanıyor, bize kim olduğumuzu ve nereden geldiğimizi hatırlatıyor. Bu giysilerle, aslında sadece bir geleneği değil, bir ruhu da yaşatıyoruz.
Kıyafet dediğimiz şey, aslında sadece kumaşın ötesinde bir şeydir. Geleneksel bir kıyafet, kültürümüzün sessiz ama en güçlü anlatıcısıdır. Bir halkın yüzyıllar boyunca biriktirdiği kimliği, hatıraları, değerleri, sevinçleri ve acıları, en güzel desenlerle, en zarif detaylarla işlenmiş bu kıyafetlerde gizlidir. Çerkes kıyafetleri de tam olarak böyle bir anlam taşır; bir halkın asaletini, inceliğini ve doğayla kurduğu derin bağı temsil eder.
Bu yüzden, bu kıyafetleri giymek bir kutlama; kimliğimizi, kültürümüzü, gururumuzu kutlamak. Bu giysilerle sadece geçmişi değil, geleceği de giyiyoruz. Çünkü kimliğimiz, hatırladıkça ve yaşattıkça var. Geleneksel kıyafetlerimiz de bu yaşatmanın en güçlü yollarından biri. Bu kıyafetleri üzerimize geçirdiğimizde, bizden önce gelenlere bir selam veriyor ve kültürümüzü geleceğe taşıyoruz. İşte bu yüzden, geleneksel kıyafetler sadece giysi değil, bir halkın kalbinin attığı yerdir.
28 Eylül Çerkes Ulusal Kıyafet Günü Kutlu olsun! Daima var olsun!